Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
cram something
cram something
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
Geçmiş
Cümleler
"cram something"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 26 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Phrasals
1
Öbek Fiiller
cram for (something)
f.
(bir şeye) hazırlanmak
Tom is now
cramming for
the finals.
Tom şimdi finallere
hazırlanıyor.
More Sentences
2
Öbek Fiiller
cram with (someone or something)
f.
(birisi ya da bir şey) ile doldurmak
3
Öbek Fiiller
cram with (someone or something)
f.
doldurup taşırmak
4
Öbek Fiiller
cram with (someone or something)
f.
tıkıştırmak
5
Öbek Fiiller
cram with (someone or something)
f.
sıkıştırmak
6
Öbek Fiiller
cram with (someone or something)
f.
tıka basa doldurmak
7
Öbek Fiiller
cram someone or something with someone or something
f.
birini ya da bir şeyi biri ya da bir şeyle doldurmak
8
Öbek Fiiller
cram someone or something with someone or something
f.
tıkıştırmak
9
Öbek Fiiller
cram someone or something with someone or something
f.
tıka basa doldurmak
10
Öbek Fiiller
cram someone or something with someone or something
f.
hıncahınç doldurmak
11
Öbek Fiiller
cram someone or something with someone or something
f.
ağzında kadar doldurmak
12
Öbek Fiiller
cram someone or something with someone or something
f.
gırtlağına kadar bir şeyle dolmak
13
Öbek Fiiller
cram someone or something into something
f.
birini/bir şeyi bir şeye doluşturmak
14
Öbek Fiiller
cram someone or something into something
f.
birini/bir şeyi bir şeye tıkıştırmak
15
Öbek Fiiller
cram someone or something into something
f.
birini/bir şeyi bir şeye sığıştırmak
16
Öbek Fiiller
cram someone or something in
f.
birini/bir şeyi bir şeye doluşturmak
17
Öbek Fiiller
cram someone or something in
f.
birini/bir şeyi bir şeye tıkıştırmak
18
Öbek Fiiller
cram someone or something in
f.
birini/bir şeyi bir şeye sığıştırmak
19
Öbek Fiiller
cram for (something)
f.
(bir şeye) çalışmak
20
Öbek Fiiller
cram for (something)
f.
(bir şey) için ineklemek
21
Öbek Fiiller
cram for (something)
f.
(sınav öncesi) ineklemek
22
Öbek Fiiller
cram for (something)
f.
(son dakika sınava) çalışmak/hazırlanmak
23
Öbek Fiiller
cram for (something)
f.
(kısıtlı bir zamanda sınava) hazırlanmak/çalışmak
24
Öbek Fiiller
cram into (something)
f.
(bir şeye/bir şeyin içine) doluşturmak
25
Öbek Fiiller
cram into (something)
f.
(bir şeye/bir şeyin içine) tıkıştırmak
26
Öbek Fiiller
cram into (something)
f.
(bir şeye/bir şeyin içine) sığıştırmak
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of cram something
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy